- İçindekiler
- Dişlerinizi doğru yöntemle fırçalayın.
- Ağız içerisindeki tüm bölgelerin temizlendiğinden emin olun.
- Geceleri yatmadan önce dişlerinizi fırçalamayı ihmal etmeyin.
- Diş fırçası ve diş macunu seçiminde dikkatli olun.
- Diş fırçanızı düzenli aralıklarla yenileyin.
- Aşırı diş fırçalamaktan ve fazla diş macunu kullanımından kaçının.
- Beslenmenize dikkat edin.
- Şeker içerikli gıdalardan mümkün olduğunda uzak durun.
- Süt ve süt ürünlerini hayatınıza dahil edin.
- Asitli yiyecek ve içecek tüketimini azaltın.
- Kabuklu yiyecekleri kırmak için asla dişlerinizi kullanmayın.
- Su tüketiminizi artırın.
- Dişlerinizde çapraşıklık varsa hemen tedaviye başlayın.
- Stresi hayatınızdan uzaklaştırın.
- Diş sıkma şikayetiniz varsa bir uzmanına danışın.
- Ağız kokusunun sebebini öğrenin.
- Diş çürüğünüz varsa derhal tedavi olun.
- Eksik dişlerinizin tedavisini ertelemeyin.
- Dişler için kullanılan koruyucu uygulamalardan destek alın.
- Diş hekimi kontrollerinizi aksatmayın.
Ağız ve diş sağlığı, dünya çapında çok önem verilen bir sağlık alanıdır. İyi bir ağız ve diş sağlığı, sağlıklı ve dinç bir vücut demektir. Bu bölge, sahip olduğu zararlı ve zararsız mikroorganizma çeşitliliğiyle ön sırada yer alır. Vücudumuzun giriş kapısı olması nedeniyle, ağız ve diş sağlığına dikkat ederek birçok hastalıktan korunabiliriz. Güzel gülüş ve sağlıklı dişler için 20 maddede ağız ve diş sağlığı ipuçları rehberini hazırladık.
-
Dişlerinizi doğru yöntemle fırçalayın.
Dişleri günde en az iki kez, özellikle gece yatmadan önce fırçalamak çok önemlidir. Dişlerin fırçalanma sıklığının yanında etkili ve doğru yöntemle diş fırçalamak gerekir. Diş fırçasını sadece sağa ve sola doğru hareket ettirerek fırçalamak doğru değildir. Diş fırçası, dişlerin dış ve iç yüzeylerinde, dişlerin diş etiyle buluştuğu noktaya 45 derecelik açıyla konumlandırılmalı, sonrasında diş yüzeyini süpürür tarzda tek yönlü hareketle fırçalama işlemi gerçekleştirilmelidir. Diş fırçasının süpürme yönü üst dişler için yukarıdan aşağı, alt dişler için aşağıdan yukarı olmalıdır. Ayrıca arka dişlerin çiğneyici yüzeyleri girintili çıkıntılı olduğu için temizlenmesi zor ve çürüğe daha yatkın bölgelerdir. Bu nedenle arka dişlerin çiğneyici yüzeylerinin ileri geri hareketlerle etkili bir şekilde fırçalanması önem taşır.
-
Ağız içerisindeki tüm bölgelerin temizlendiğinden emin olun.
Bakteri plakları ve besinler, diş yüzeylerine olduğu kadar diş aralarına, dil ve yanak yüzeylerine de tutunurlar. Sadece dişleri fırçalayarak ağız bakımının tamamen yapıldığı düşüncesi doğru değildir. Özellikle dişleri sıkışık ve çapraşık olan kişilerde sadece dişleri fırçalayarak diş aralarının temizlenmesi mümkün olmaz. Diş aralarının temizliği için diş ipi, arayüz fırçası gibi yardımcı malzemelerden faydalanmak gerekir. Normal diş iplerini kullanmakta zorlanan bireyler, kürdanlı diş ipi modellerini deneyebilir. Diş eti çekilmesine sahip kişiler, diş ipi yerine çeşitli boyutlara sahip olan arayüz fırçalarını tercih etmelidir. Dil ve yanak yüzeyinin temizliği için bazı diş fırçalarının arka yüzeyinde bulunan tırtıklı yüzey kullanılabilir ya da dil yüzeyinin temizliği için özel olarak tasarlanmış dil temizleyicileri edinilebilir. Bunlara ek olarak alkol içermeyen ağız gargaralarının kullanımı, fırça, diş ipi ve dil temizleyicilerinin ulaşamayacağı derin bölgelerin temizliği açısından etkilidir.
-
Geceleri yatmadan önce dişlerinizi fırçalamayı ihmal etmeyin.
Geceleri uyurken tükürük akışı azalır ve buna bağlı olarak asidik ortam artar. Ağız içerisinde bulunan besin artıkları, daha fazla asidik ortamın oluşmasına neden olup diş çürüklerine zemin hazırlar. Bu durumun önüne geçebilmek için uyumadan önce dişlerin fırçalanması, ağız bakımının iyi bir şekilde yapılması önem taşır.
-
Diş fırçası ve diş macunu seçiminde dikkatli olun.
Diş fırçası ve diş macunlarının çok fazla çeşidi vardır. Genellikle orta sertlikte kıla sahip olan diş fırçalarının kullanımı yeterlidir. Sapı esnek olan diş fırçalarının fırçalama etkinliği daha fazladır. Fırçanın başı dikdörtgen biçiminde olmalıdır. Kılların her biri eşit boyutta ve diş yüzeyine zarar vermemesi için uçları oval biçimde olmalıdır. Diş macunu, bakteri plaklarının temizlenmesinde etkili bir araçtır. Florür içerikli diş macunları kullanılmalı, diş macununun içerisinde fazla aşındırıcı olmamasına dikkat edilmelidir. Eğer diş hassasiyeti probleminiz varsa hassasiyet giderici diş macunlarından faydalanabilirsiniz.
-
Diş fırçanızı düzenli aralıklarla yenileyin.
Diş fırçası kılları nemli kaldığı için bakteri, mantar ve virüs üremesine yatkın alanlardır. Ayrıca çok uzun süre kullanılan diş fırçalarının kılları deforme olduğu için fırçanın etkinliği azalır. Bu nedenle 3 ayda bir diş fırçasının yenilenmesi gerekir.
-
Aşırı diş fırçalamaktan ve fazla diş macunu kullanımından kaçının.
Dişler yapıları gereği aşınmaya meyilli yüzeylere sahiptirler. Dişin en dış yüzeyinde bulunan mine tabakası, aşındıkça dişlerde hassasiyet oluşmaya başlar. Gün içerisinde çok fazla diş fırçalamak, diş yüzeylerinin daha iyi temizleneceğini düşünerek sert biçimde fırçalamak ve fazla miktarda diş macunu kullanmak doğru değildir. Nohut tanesi büyüklüğünde diş macunu etkili bir temizliği için yeterlidir.
-
Beslenmenize dikkat edin.
Ağız sağlığında beslenmenin önemi büyüktür. Ağızda asidik ortamı arttıracak şeker içerikli ve asitli gıdalardan mümkün olduğunca uzak durmak gerekir. Bu besinler dişlere zarar verdiği kadar ağız boşluğundaki yumuşak dokuları da etkiler.
-
Şeker içerikli gıdalardan mümkün olduğunda uzak durun.
Rafine şeker içerikli ve paketli gıdalar, kek, çikolata, meyve suyunun fazla miktarda ve ara öğünlerde tüketilmesi diş sağlığı açısından zararlıdır. Bu tarz besinlerle karşılaşan bakteriler, bu besinleri aside çevirerek diş çürüğüne ortam hazırlar. Şekerli gıdaların kararında tüketilmesi diş sağlığının korunması için önemlidir.
-
Süt ve süt ürünlerini hayatınıza dahil edin.
Süt içerisinde bulunan kalsiyum ve fosfat mineralleri, diş dokunun yenilenmesine ve güçlenmesine yardımcı olur. Sütün pH değerinin yüksek olması, asidik ortamı yok ederek diş çürüklerinin önüne geçilmesini sağlar.
-
Asitli yiyecek ve içecek tüketimini azaltın.
Asitli yiyecek ve içecekler denildiğinde akla ilk olarak limon, portakal, kola gibi besinler gelir. Ancak kırmızı et, beyaz un, balık, kahve, bazı sebzeler, meyve suları gibi gıdaların da asit oranı oldukça yüksektir. Asitli gıdalar, asit erozyonu olarak adlandırılan diş dokularındaki yıkıma sebep olur.
-
Kabuklu yiyecekleri kırmak için asla dişlerinizi kullanmayın.
Fındık, fıstık, ceviz gibi sert kabuklu yiyecekleri kırmak, dişlerde beklenmedik harabiyetlere neden olur. Dişlerde meydana gelen çatlak ve kırıklar bazen geri dönülmez sonuçlara sebep olarak, dişlerin çekimine kadar gidebilir.
-
Su tüketiminizi artırın.
Diş yüzeyleri, tükürüğün yardımıyla kendi kendini temizleyebilen yapılardır. Su tüketimini arttırmak ağızdaki asidik ortamı azaltır, diş yüzeylerinin temizlenmesine yardımcı olur. Böylece dolaylı olarak diş çürüklerinde azalma görülür.
-
Dişlerinizde çapraşıklık varsa hemen tedaviye başlayın.
Dişlerin çapraşık ve sıkışık olması, diş temizliğini olumsuz yönde etkileyen bir faktördür. Diş çapraşıklığı nedeniyle diş fırçaları, dişlerin bazı yüzeylerine ulaşamaz. Ayrıca dişler düzgün kapanmadığı için ağız solunumu veya çene eklemi bozuklukları görülebilir.
-
Stresi hayatınızdan uzaklaştırın.
Stres, ağız sağlığını kötü yönde etkileyen bir faktördür. Strese bağlı olarak ağızda aft oluşumu, gün içerisinde veya geceleri diş gıcırdatma, diş eti hastalıkları, kansere yatkın ağız yaraları, tükürükte azalma ortaya çıkabilir.
-
Diş sıkma şikayetiniz varsa bir uzmanına danışın.
Gün içerisinde çalışırken, televizyon izlerken, yemek yaparken diş sıkmak veya uyurken farkında olmadan dişleri gıcırdatmak, çene, diş ve eklemler üzerinde yıkıcı kuvvetlere sebep olur. Diş sıkma nedeninin çıkarılıp buna yönelik bir tedavi görmek, ağız ve diş sağlığı açısından önemlidir.
-
Ağız kokusunun sebebini öğrenin.
Ağız kokusu, vücutta yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunun habercisidir. Diş çürüğü, diş eti hastalıkları, diş apsesi, reflü, mide ve bağırsak rahatsızlıkları gibi birçok nedene bağlı olarak ağız kokusu ortaya çıkabilir. Ağız kokusunun altında yatan sebebi öğrenip tedavi olmak sağlık açısından gereklidir.
-
Diş çürüğünüz varsa derhal tedavi olun.
Ağız ortamı, bakteri, mantar ve virüslerin vücuda girişinde ilk adımdır. Dişler ve sağlıklı diş eti dokuları, bu mikroorganizmalara karşı koruyucu bir görev üstlenir. Ancak diş eti iltihapları, diş çürükleri veya diş apseleri aracılığıyla kendilerine yol bulan bu zararlı organizmalar, kan dolaşımı yoluyla vücudun her yerine ulaşabilir. Beyin apsesi, kalp kapak enfeksiyonu gibi ölümcül hastalıklara ortam vermemek için ağız ve diş hastalıklarını tedavi ettirmek önemlidir.
-
Eksik dişlerinizin tedavisini ertelemeyin.
Dişler hareket halindeki yapılardır. Çekilen dişler nedeniyle boş kalan alanlara komşu dişler zaman geçtikçe hareket eder. Dişler olması gerektiği yerden uzaklaştığı için ortodontik problemler, kapanış bozuklukları, çene eklemi ağrıları ortaya çıkar. Bunları önlemek için diş çekiminden sonra zaman geçmeden kron, köprü, kaplama veya implant tedavilerine başvurmak gerekir.
-
Dişler için kullanılan koruyucu uygulamalardan destek alın.
Koruyucu diş hekimliği alanında bilgi sahibi olmak ve destek almak, ağız ve diş sağlığı problemlerini ortaya çıkmadan önlemeye yardımcı olur. Bu alandaki çeşitli uygulamalar şunlardır:
- Fissür örtücüler,
- Çürük risk tayini,
- Flor vernik ve jel uygulamaları,
- Uygun beslenme alışkanlıkları kazandırılması,
- Önleyici ortodontik tedaviler.
-
Diş hekimi kontrollerinizi aksatmayın.
6 ayda bir düzenli olarak diş hekimine muayene olmak, gerekiyorsa radyolojik tetkiklere başvurmak, hastalıkların erken teşhis edilmesini sağlar. Erken teşhis ve tedavi sayesinde ileride meydana gelecek daha büyük sorunların önüne geçilmiş olur. Sizler de sağlığınıza değer veriyorsanız, ağız ve diş bakımınızı aksatmamalı, beslenme alışkanlıklarınızı düzenlemeli ve rutin diş hekimi muayenenizi yaptırmalısınız.
* Bu içeriğin geliştirilmesinde İsü Dent Yayın Kurulu katkı sağlamıştır.
* Web sitemizdeki içerikler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz. Sayfa içeriğinde ISUDENT’de tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir.